"Tengere Tardu Tigin ben, Doğu’dan hem gelen, hem Doğu’ya giden. Hem gizli yol yolcusu hem açık han hancısı. Biraz Şaman, biraz Musevi, şimdilerde Müslüman. Hem Köktürk, hem Hazar, hem Aktürk, önce tigin, bir aralık mezar uğrusu, sonra tutsak, biraz savaşçı, belki Maşiah, sonra kesin Kağan, budun kuran, ev kurmayan, az deli, çok bunak, şimdi yeniden delikanlı, şimdi sil baştan tigin, şimdi tepeden tırnağa ölümeri. Tüm kimlikleriyle kuş gibi kanatlı çeri, zamanın dönemeçleri içine akan yorgun atlı, tüm benlikleriyle el ele akıp çağlayana karışan su, kat kat göklere uçtum, yükseldim o gün, genzimde bozkırın başsız ve sonsuz kokusu..."
Y. Hakan Erdem, Unomastica alla Turca’da sadece Beyaz Türklerin değil, Aktürklerin, Köktürklerin, Kalın Oğuz elinin, Tengerelilerin, Selçukluların... büyük sırrını kaleme aldı.
"İçimizdeki düşmanlar"ı ve bizi yönetenleri deşifre etmeye kendilerini adamış olan Unomastik Holding’in iki yöneticisine, Tengere Tardu Tigin’in serüvenlerini anlatır babacan bir albız: Dede Korkut’un kurmaya çalıştığı bozkır dengesi bozulmaya yüz tutmuşken, Hangay Dağları’ndan gelen bu yiğit, Hazar İmparatorluğu’nun yazgısını nasıl olup da değiştirebilmiştir?
Hem günümüzde hem de onuncu yüzyılın uçsuz bucaksız bozkırlarında gezinen roman, tarihsel olaylarla iç içe geçen eğlenceli bir kurmaca: Hicvettiği araştırma ve tezlerden bile daha kurmaca!
Sabetaycıları, dönmeleri konu edinen, komplo teorileri oluşturan, insanları isimlerine bakarak sınıflandırmaya çalışan yazar ve araştırmacıları acımasızca alaya alıyor Y. Hakan Erdem. Bir solukta okunan bu mizah romanı, komplo teorileriyle tarihi açıkladıklarını sananlara tutulmuş kocaman bir lunapark aynası!
Ürüne ait yorum bulunmamaktadır.